Devletler kamusal harcamalar için kamusal finansmana ihtiyaç duyarlar. Yasalar çerçevesinde toplanan ve “kamu geliri” olarak adlandırılan kaynakların ihtiyaçlar için kullanılması durumunda “kamu harcaması” ortaya çıkar. Kamu harcaması hassas bir konudur. Çünkü toplanan gelirlerin etkin, verimli, adil ve yasalara uygun olarak yapılmaması halinde toplumda yolsuzluk ve benzeri olumsuz kavramların ortaya çıkması kaçınılmazdır. Toplanan gelirlerin harcamaya dönüşmesi sırasında ortaya hukuksal bir ilişki çıkmaktadır. İşte bu ilişkileri düzenleyen alana “kamu harcama hukuku” adı verilmektedir. İsraf ve savurganlığın önüne geçmek, mükelleflerin ödediği vergileri etkin ve verimli kullanmak, kamu harcama hukukunun temel ilkelerini temsil etmektedir. Bu kapsamda ülkemizde 2003 yılında çıkarılan 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu ile mali yapıda kaynak tahsisi sürecinde etkinliğin ve şeffaflığın sağlanmasına yönelik birçok yenilik getirilmek istemiştir. Buna göre hazırlanan çalışmada kamu harcamalarının türleri, kamu kesiminin tasnifi ve varlık nedenleri, kamu bütçesinin özellikleri, hazırlanışı, uygulaması ve denetimi ile kamu harcamalarının finansman kaynaklarına değinilmiştir.